Kadınlar; şefkatin, merhametin, karşılıksız sevginin, fedakârlığın vücut bulmuş halidir ve tüm bunların en iyisini onlar hak ediyor. Ancak dünya genelinde kadınlarımıza yönelik yapılan şiddet ve baskı maalesef o kadar fazla ki 25 Kasım, Birleşmiş Milletler tarafından Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü ilan edilmiştir. Dünyanın neresinde olursa olsun şiddetin hiçbir türlüsünün mazereti olamaz. Kadına yönelik şiddet asla kabul edilmez, edilemez. Ülkemizde kadına yönelik şiddete sıfır tolerans ilkesi ile çalışmalar çok geniş bir yelpazede kamu, sivil ve tüm tarafların kapsamlı iş birliği ve ortak çabalarıyla yürütülmektedir. Özellikle İçişleri Bakanlığımız tarafından şiddete maruz kalan kadınlarımızın güvenlik güçlerine kolayca ulaşabilmesi ve hızlı bir şekilde kendilerine yardım edilebilmesi amacıyla Kadın Destek Uygulaması (KADES), kadına karşı şiddetle mücadelede önemli bir yer tutmaktadır.
Biz kadına hürmet eden, tarih boyunca kadını ön planda tutan bir milletin, cenneti anaların ayaklarının altında olduğuna inanan bir inancın mensuplarıyız. Kadına yönelik şiddet ne inancımızla ne de medeniyet anlayışımızla asla örtüşmez. Kadının baktığı yerde güller açar, dokunduğu yer huzura kavuşur. Dünyada bir güzellik varsa dokunduğu yere hayat veren, bastığı yeri cennete çeviren kadınların emeğiyle var. Bize de onlara saygı göstermek, hürmet etmek, baş üstünde tutmak düşer. Onların gözüyle dünyaya bakmalı, sevgiye, merhamete, muhabbete kucak açmalıyız. Kadınlarımızın haklarını hep birlikte korumalıyız.
Bu duygu ve düşüncelerle; 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Gününün, kuruyan kalplere pınar olmasını, kadınlarımıza gösterilen değer ve saygının artmasına vesile olmasını ümit ediyor, kadın haklarının korunması ve geliştirilmesine katkı sağlayacak çalışmalara vesile olmasını temenni ediyorum. Tüm kadınlarımızın mutlu, sağlıklı ve sevgi dolu bir dünyada hiçbir şiddete maruz kalmadan yaşamalarını diliyorum.